Sanatın en güzel türlerinden biri olan opera genellikle konusunu tarihi olaylardan, efsanelerden, mitolojiden, güncel olaylardan vs. alan ve sözlerinin bir kısmı veya tamamı müzikle beslenerek sergilenen tiyatral bir sahne sanatıdır. Kostüm, ışık, dekor, dans, şarkı, müzik, perde vb. birçok sanat dalının birbirine harmanlandığı bu dalda dünyanın farklı noktaları için birbirinden görkemli binalar yaptırılmıştır. Aynı zamanda mimari sanatının kullanılarak güzelliği iliklerinize kadar hissedeceğiniz bu yapıları merak edenler için dünyanın en iyi 10 opera binası yazımızda sizler için bilgi derlemesi yaptık.
Paris, Fransa – Palais Garnier Opera Binası
Opera dışında sanat tarihi ile ilgilenenlerin de ziyaret etmekten en çok hoşlandıkları kentlerden biri olan Paris dünyadaki en önemli opera binalarından biri olan Palais Garnier’i bünyesinde barındırır. L’Opéra Garnier ismiyle de bilinen bu yapı Paris Opera Meydanı’nda yer alır. Barok, Yunan ve Klasik mimari tarzlarının harmanlandığı bu eşsiz yapı Mimar Charles Garnier’in 1875 yılında inşa ettiği benzersiz bir binadır.
İlginizi Çekebilir : https://www.jetpartner.com.tr/tr/blog/kayak-sezonu-basladi-populer-kayak-merkezleri
Yıllardan beridir dünyadaki en önemli bale ve opera gösterilerine ev sahipliği yapan binada 90lı yıllardan bu yana yalnızca bale gösterilerine yer verilmektedir. Opera için ise ‘Opera de Paris Bastille’ binası kullanılmaktadır.
Tiyatro tarihi ile ilgilenenler için içerisinde 300 yıllık tiyatro tarihini sergileyen Opera Kütüphanesi Müzesi’nin de yer aldığı Palais Garnier galeri bölümünde fotoğraf ve resim koleksiyonu ile ziyaretçilerini buluşturmaktadır. Her gün açık olan bu binayı gezmek isteyenler 10.00 – 16.30 saatleri arasında ziyarette bulunabilirler.
Venedik, İtalya – La Fenice
Opera denilince akla ilk gelen yerlerden biri olan Venedik’te ismi ‘Feniks’ olan ve Türkçeye ‘Anka kuşu’ olarak çevrilen bir opera binası yer almaktadır. Sadece İtalya’nın değil aynı zamanda tüm Avrupa’nın da önemli opera binalarından biri olan bu yapı 1774’te çıkan bir yangın sonucu Teatro San Benedetto binasının kullanılamaz hale gelmesinden sonra inşa ettirilmiştir.
Mimar Gianantonio Selva tarafından 1972 yılında tamamlanan yapının mimari tarzı bir Neo-Klasik tasarımı örneğidir. 1836 yılı ve 1996’da çıkan yangınlar yüzünden zarar görmüş olan binanın seyirci kapasitesi zamanla yükseltilmiş ve 14 Aralık 2003 yılında Wagner, Beethoven, Stravinsky eserlerinin yer aldığı görkemli bir konserle tekrar açıldığını duyurmuştur.
Viyana, Avusturya – Viyana Devlet Operası
Dünyadaki oldukça köklü opera binalarından biri olan Viyana Devlet Opera binası 1869 yılında kullanıma açılmış olup açılış gecesinde Mozart’ın ünlü bestelerinden biri olan Don Giovanni sahnelenmiştir.
Neo-Rönesans mimarisini yansıtan bina Mimar Josef Hlávka tarafından tasalanmış ve II. Dünya Savaşı döneminde uğradığı bombalı saldırılar yüzünden büyük zarar görmüştür. Bunun üzerine yapılan restorasyonda Udo Illig ve Ernst Kolb’un iş birliği yaparak binayı yeniden hizmete açmıştır.
Her yıl dünyanın dört bir yanından ünlü orkestra şeflerinin, yönetmenlerin ve yorumcularının sahne aldığı bu özel yapıda yıllık ortalama 50 – 60’ı opera, 10’u bale alanında olmak üzere gösteriler düzenleniyor.
İstanbul, Türkiye – Süreyya Operası
Süreyya İlmen tarafından 1927 senesinde inşa ettirilmiş opera binası zarif bir mimari örneğidir. Tarihi dokusunu halen daha koruyan yapı ilk olarak bir opera binası olarak tasarlanmıştır. Binanın önemli kısımlarının tamamlanmamış olması ve opera gösterimi için yetersiz sayıda sanatçı olması nedenleriyle bina uzun yıllar boyunca opera sanatı için hizmete açılamamıştır.
Süreyya İlmen’in torunları tarafından 2005 yılına kadar Süreyya Sineması şeklinde hizmette olan bina 2007 senesinde Kadıköy Belediyesi’nin desteğiyle restore edilmiş ve restorasyondan günümüze değin opera binası olarak hizmet vermeye devam etmektedir.
Anadolu Yakası’nda bulunan ilk ve Türkiye’nin 6. opera binası olma şerefine nail olan yapının son tasarımı Mimar Cafer Bozkurt tarafından ele alınmıştır.
İstanbul, Türkiye – Atatürk Kültür Merkezi Opera Salonu
İstanbul’da bulunan en muhteşem opera binalarından biri olan Atatürk Kültür Merkezi Opera Salonu Cumhuriyet döneminde inşa edilmiş en güzel yapılarımız arasında yer alır. Muhteşem düzeyde doğal bir akustik elde etmek adına at nalı biçiminde tasarlanmış olan opera salonunda elektro akustik gösteriler ve senfonik konserler sahnelenmektedir.
Seyirci kapasitesi 2040 olan salonun 125 metrekarelik alanında maksimum 85 kişilik bir orkestra ağırlayabileceği kadar geniş bir yeri vardır. İzleyicisine her noktadan gösterim sunan bu özel tasarım yapı harika bir mimariye sahiptir.
Milano, İtalya – La Scala
1778 yılında inşa edilmiş olan La Scala Milano’nun en iyi opera binalarından biri. Tetro alla Scala Verdi operalarının sahnelendiği bu yapı zamanla dünya çapında ün elde etmiştir. Mimari tarz olarak Neo-klasik yapı örneklerinden biri olduğunu da belirtmek isteriz.
Budapeşte, Macaristan – Macaristan Devlet Opera Binası
Dünyadaki en iyi akustik yapılar listesinde 3. Sırada yer almayı başaran bu görkemli yapı her sene 100’ü aşan gösterileriyle dünyanın dört bir yanından misafirlerini ağırlamaktadır. Neo – Rönesans mimari tarzıyla inşa edilmiş olan binada Károly Lotz, Mór Than ve Bertalan Székely adlı sanatçıların heykel ve resimleri sergilenmektedir.
Kapasite olarak 1261 kişiyi aynı anda ağırlayabilen binada Otto Klemperer ve Gustav Mahler gibi dünyaca ünlü sanatçılar ağırlanmıştır. Her gün ziyaretçilere açık olan bina aynı zamanda turizm gezi noktalarından biri.
Manaus, Brezilya – Amazon Tiyatrosu
Manaus kentinde bulunan en ihtişamlı mimari yapılar arasında yer alan Amazon Tiyatrosu, Rönesans mimari stili ile 1896 yılında inşa edilmiştir. Her sene düzenlenen Amazon Opera Festivali’nin yapıldığı binaya dünyaca ünlü solistler prova yapmaya da sık sık gelmektedir.
700 seyirci kapasitesi olan Amazon Tiyatrosu’nda kullanılan süslemeler dünyanın farklı şehirlerinden getirtilmiş güzelliklerle dolu benzersiz görünümü ile de dikkat çekici bir yer.
Napoli, İtalya – San Carlo Tiyatrosu
Dünya üzerinde bulunan en eski opera binalarından birini görmek isterseniz San Carla Tiyatrosu’nu tercih edebilirsiniz. 1737 yılında inşası tamamlanmış olan binanın tasarımında Mimar Angelo Carasale ve Mimar Giovanni Antonio Medrano görev almıştır.
Dünyadaki en uzun ve kesintisiz gösteri yapma unvanını almış olan San Carlo Tiyatrosu aynı zamanda UNESCO Dünya Mirasları listesinde bulunmaktadır.
Seyirci kapasitesi 1386 olan tiyatroda daha önce sahne almış ünlü isimler arasında Vinci, Durante, Feo, Porpora, Traetta, Anfossi ve Cimarosa gibi kimseler bulunmaktadır.
Versay, Fransa – Versay Kraliyet Operası
Dünyanın en büyük opera binalarından biri olan ve Versay Sarayı’nın içinde yer alan Versay Kraliyet Operası yapımı Kral 14. Louis döneminde başlansa da Kral 16. Louis döneminde hizmete açılmıştır. 63bin 154 metrekarelik bir alana kurulu olan yapı Mayıs 1770 tarihinde Kral 16. Louis ve Arşidüşes Marie- Antoinette’in düğün töreni ile açılışını duyurmuştur. Her sezonda 100’den fazla gösteri ile sahne halen daha hizmet vermeye devam etmektedir.
Bir yanıt yazın